Prof. Dr. Hakan Aydın öncülüğünde medya ve din alanındaki birikimi akademik bir platforma dönüştüren Medya ve Din Araştırmaları Dergisi (MEDİAD), kurulduğu günden itibaren özel dosyaları ve güncel sayılarıyla alana katkı sağlamaya devam ediyor.
MEDİAD Editörü Doç. Dr. metin eken ile bugüne kadar yapılan çalışmaları ve önümüzdeki süreçte gerçekleştirilecek faaliyetleri konuştuk.
İslamvemedya.com: Medya ve Din Araştırmaları Dergisi’ni (MEDİAD) kısaca tanıtabilir misiniz? Hangi amaçla yola çıktınız?
Metin Eken: Medya ve Din Araştırmaları Dergisi (MEDİAD) yayın hayatına Haziran 2018 yılında başladı. Yılda iki kere Haziran ve Aralık aylarında çıkan dergi geldiğimiz noktada uluslararası, hakemli, açık erişimli, bilimsel bir yayın olarak gelişimine devam etmektedir.
Ülkemizde medya ve din ilişkiselliğine yönelik girişimleri somutlaştırarak bu girişimleri bir sorgulama alanı olarak belirginleştirme, alana dair yeni yöntemsel tasarımlara zemin hazırlama, alandaki uluslararası akademik bilgi birikimini ulusal akademik ilgiye açma, deneyim ve bilgiye ilişkin akademik değişime öncülük etme, alana dair özgün yerel, bölgesel ve küresel perspektifleri yansıtma misyonuna sahiptir.
Sosyal Teori, Din Bilimleri, İletişim Bilimleri, Medya Çalışmaları, Psikoloji, Hukuk, Felsefe, Edebiyat gibi alanlarda çeşitli bilimsel yöntemlerle kurgulanan, medya ve din ilişkiselliğine dair farklı içerimlere odaklanan özgün araştırma makalelerine, teknik notlara ve kitap değerlendirmelerine yer vermektedir.
İslamvemedya.com: Bugüne kadar çıkan sayıları bahsettiğiniz misyon çerçevesinde değerlendirebilir misiniz?
Metin Eken: Medya ve Din Araştırmaları Dergisi’nin (MEDİAD) Haziran 2018’de yayınlanan ilk sayısı, dergimizin yayın politikası çerçevesinde ‘Medya ve İslamofobi’ isimli dosya konusuna ayrılmıştı. Küresel düzeyde toplumsal ilişkilere dair en temel sorun alanlarından biri olarak karşımıza çıkan İslam karşıtlığı ya da yaygın kullanım biçimiyle İslamofobi’nin medyatik görünümlerine odaklanan bu sayı; sinemadan dijital oyunlara, ulusal ve uluslararası medya endüstrilerinden sosyal medyaya değin geniş bir yelpazede önemli araştırma metinlerini, çeviri ve kitap değerlendirme yazılarını bir araya getirdi. Bu sayı, Medya ve İslamofobi’nin Türkiye’de medya ve din ilişkiselliğine dair önemli bir sorgulama alanı olarak somutlaştırılması girişimlerine bir temel oluşturma amacı güdüyordu.
Yayımlandığı ilk andan itibaren uyandırdığı akademik ilgi, medya ve İslamofobi ilişkisine dair farklı içerimlere odaklanacak yeni bir dosya konusu oluşturmak noktasındaki iştiyakımızı artıran en önemli husus oldu ve Aralık 2018 sayısı “Medya ve İslamofobi II” isimli dosya konusuyla teşekkül etti. Böylelikle de kitle iletişim hukukundan din eğitimi alanına, geleneksel iletişim araçlarından çeşitli sosyal medya mecralarına kadar geniş bir perspektifte özgün araştırma metinlerini ve kitap değerlendirme yazılarını bir araya getiren bu sayı, ilk sayı ile birlikte medya ve İslamofobi alanında gerçekleştirilecek akademik girişimler için önemli bir kaynak hüviyeti kazanmış oldu.
Medya ve din araştırmalarının Türkiye’deki gelişim serüvenine odaklanan Haziran 2019 tarihli üçüncü sayı ise “Türkiye’de Medya ve Din Araştırmaları” isimli bir dosya konusuyla teşekkül etti. Alana ilgi duyan araştırmacılar için genel bir panaroma ve gelecek perspektifi sunma amacı taşıyan sayı, medya ve din ilişkisinin ülkemizde bir sorgulama alanı olarak nasıl geliştiğini, bu süreçteki kilometre taşlarını, alana yönelik disiplinlerarası girişimleri ve çeşitli düzeylerdeki eksikleri işaretleyen önemli araştırma makalelerini, çeviri ve değerlendirme yazılarını bir araya getirdi. İlerleyen sayılar daha geniş bir perspektifte farklı alanlardan yayınlara erişmek amacıyla dosya konusu olmaksızın çıktı ve yoğun bir ilgi gördü.
İslamvemedya.com: Peki, derginin gelişim sürecinde medya ve din alanına yönelik akademik ilgiyi aktarabilir misiniz?
Metin Eken: Dergimiz, 2019 yılı içerisinde DOAJ (Directory of Open Access Journal) ve Index Copernicus’ta taranmaya başlayarak nitelikli bir uluslararası hakemli dergi olma yolunda başlangıç adımlarını atmış oldu. 2020 yılında ise ULAKBİM TR DİZİN’de yer alan dergi akademik başarısını gün geçtikçe arttırmaya devam etti.
Yaşanan bu gelişmeler ve nitelikli yayıncılık çabası, dergiyi Türkiye’de medya ve din araştırmaları için bir merkez haline getirdi. Ayrıca dergi, alanın disiplinlerarası gelişimine önemli katkılar sundu. Son yıllarda dergimize Siyaset Bilimi, Uluslararası İlişkiler, Hukuk, İlahiyat, Sosyoloji, Psikoloji, Eğitim, Felsefe gibi alanlarından medya ve din ilişkisine odaklanan pek çok makale geldi ve gelmeye devam ediyor.
Geldiğimiz noktada medya ve din alanı, Türkiye’de farklı alanlardan çok geniş bir akademisyen grubunun ilgilendiği, nitelikli yayınlar ürettiği bir alan haline gelmeye başladı. Ülkemizde üretilen akademik metinler dergi aracılığıyla uluslararası akademik dolaşıma girerek görünürlük kazandı ve uluslararası atıflar aldı.
İslamvemedya.com: Derginin gelişimine ve gelecek planlamalarınıza yönelik girişimleriniz neler?
Metin Eken: Medya ve din alanında yerel ve bölgesel perspektifleri de yansıtan nitelikli bir uluslararası dergi olma vizyonu çerçevesinde uluslararası indekslerin kritik olduğunu düşünüyoruz. Bu çerçevede mevcut durumu ileriye taşıyacak girişimler yürütüyoruz. Bu çerçevede web of science ile birtakım aşamalar kaydetti ve alternatif planlamalar da gerçekleştirdik. Yakın zamanda bu girişimlerin olumlu sonuçlanmasını bekliyoruz.
Derginin uluslararasılaşması ve nitelikli yayıncılık kriterlerini karşılamak amacıyla geçtiğimiz yıldan itibaren dergi kurullarında önemli değişiklikler yapıldı. Hem medya ve din ilişkisi hem de ilgili disiplinler ve yayıncılık pratikleri bakımından deneyimli isimlerle yayın kurulumuzu güçlendirdik. Bu çerçevede yalnızca Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri değil Endonezya, Malezya gibi güneydoğu Asya ülkelerinden, Balkanlardan ve Körfez Ülkelerinden deneyimli isimleri ihtiva eden güçlü bir yayın kurulu teşekkül etti. Söz konusu çeşitlilik derginin küresel vizyonunu da yansıtması açısından önemli.
Bu konuda dergiye ilişkin en sıcak gelişmelerden biri de 2024 yılında gerçekleştirilmesi planlanan bir kongre.
İslamvemedya.com: Söz konusu kongre ve amaçları hakkında da bilgi verebilir misiniz?
Metin Eken: Dergiye ilişkin vizyonun en kritik bileşenlerinden biri olarak değerlendirdiğimiz I. Uluslararası Medya, Dijital Kültür ve Din Kongresi, medya, dijital kültür ve din alanına yönelik çalışan tüm bilim insanlarını yönelik olarak 26-28 Nisan 2024 tarihlerinde gerçekleştirilecek. Dergimizin konsorsiyumun oluşmasında rol üstlendiği kongre Erciyes Üniversitesi, İslam İşbirliği Teşkilatı Bağımsız Daimi İnsan Hakları Komisyonu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, Malezya Uluslararası İslam Üniversitesi, Viyana Üniversitesi, Birleşik Arap Emirlikleri Amerikan Üniversitesi, Rusya Bilimler Akademisi Doğu Çalışmaları Enstitüsü, Uluslararası Medya Enformasyon Derneği ve Medya Derneği ile iş birliği içinde çevrim içi olarak düzenlenecek olan bilim şöleni olacak.
I. Uluslararası Medya, Dijital Kültür ve Din Kongresi, medya, dijital kültür ve din ilişkiselliğini odağına alan ulusal akademik ilgilerin uluslararasılaşmasını sağlamak ve böylelikle yaygın etkisini, katma değerini ve toplumsal katkı potansiyelini güçlendirmek amacıyla düzenlenecek.
Bu kapsamda Medya ve Din Araştırmaları Dergisi İngilizce bir sempozyum özel sayısı yayınlayarak, elde edilen bilimsel birikimin yaygınlaşması potansiyeline katkı sunarken, uluslararası çapta çok daha yelpazede bilim insanlarını bir araya getirmiş ve stratejik konumunu güçlendirmiş olacak.
İslamvemedya.com: Teşekkür ederiz. Yeni çalışmalarınızdan istifade etmeyi bekliyoruz.
Metin Eken: Ben de teşekkür ederim.