Raşid el-Gannuşi, “Dünyanın en iyi teknolojilerini kullanarak, dünyanın en iyi muhabirlerini yetiştirerek, en iyi medyayı kullanarak İslam ümmetinin sıkıntılarını çözmeye yönelik işler yapmalıyız. İslam dininin izzetini ortaya koyacak ciddi sinemacılar, yönetmenler, oyuncular yetiştirmeliyiz böylelikle bütün dünyaya ulaştırma imkânı buluruz.” dedi.
Tunus nahda Hareketi Lideri Raşid el-Gannuşî, “Müslüman Gençliğin Modern Dünya ile İmtihanı” konferansa katıldı. Diriliş Postası’ndan Burak Çolo’nun hazırladığı özel habere göre Gannuşî, “Cihat anlayışımız, bizim başkalarını zorla İslam’a sokmak anlamında değil, vatanımıza, ülkemize işgal için gelen asker postallarını mukaddes topraklarda, Filistin’de, Kudüs’te burunlarımızın dibine kadar sokan insanları def etmek için kullanmalıyız. Özellikle Müslüman azınlıkların oldukları bölgelerde, insanların kendi inançlarına göre ibadetlerini özgür bir şekilde yapamıyorlarsa orada cihat haktır” dedi.
İslam dininin izzetini ortaya koyacak medya profesyonelleri yetiştirmeliyiz
Diğer taraftan İslam’da cihadın sadece savaşmak olmadığına dikkat çeken Gannuşi, “Dünyanın en iyi teknolojilerini kullanarak, dünyanın en iyi muhabirlerini yetiştirerek, en iyi medyayı kullanarak İslam ümmetinin sıkıntılarını çözmeye yönelik işler yapmalıyız. İslam dininin izzetini ortaya koyacak ciddi sinemacılar, yönetmenler, oyuncular yetiştirmeliyiz böylelikle bütün dünyaya ulaştırma imkânı buluruz.” ifadelerini kullandı. Gannuşî, konferansta “cihat” kavramının doğru anlaşılması gerektiğini vurguladı. İslam dininin diğer inançlara saygılı ve inanç özgürlüğü tanıdığını belirten Gannuşi, “Bugün İslam ülkelerinin en büyük şehirlerine baktığımız zaman İstanbul, Kudüs, Tunus bu medeniyetlere başkentlik eden şehirlerin içerisinde farklı dinlere mensup dünyanın en eski kiliselerini görebilirsiniz. İslam dini çeşitliliğe karşı değildir. Eğer cihat edilecekse işgale karşı, din, vicdan, hürriyetine karşı olmalıdır.” diye konuştu.
Medyayı kullanarak İslam ümmetinin sıkıntılarını çözmeliyiz
İslam’ı anlatmak için modern iletişim teknolojilerinin bütün yönleriyle kullanılması gerektiğinden söz eden gannuşi söşle devam etti: “Dünyanın en iyi teknolojilerini kullanarak, dünyanın en iyi muhabirlerini yetiştirerek, en iyi medyayı kullanarak İslam ümmetinin sıkıntılarını çözmeye yönelik işler yapmalıyız. İslam dininin izzetini ortaya koyacak ciddi sinemacılar, yönetmenler, oyuncular yetiştirmeliyiz böylelikle bütün dünyaya ulaştırma imkânı buluruz. Özellikle Ertuğrul dizileri Selçuklu tarihini anlatan dizilerimiz gibi İslam dinimizin izzetini ve şerefini ortaya koyacak diziler yapmaya devam etmemiz gerekiyor.”
Gençlerin kullandığı teknolojileri Müslümanlar hazırlamalı
Dünya üzerinde teknolojik gelişmelerle birlikte gençlerin kullandığı programları inşa edenlerin Müslümanlar olması gerektiğini ifade eden Gannuşi, “Programları geliştirecek gençlere ihtiyacımız var. Bugün İslam dünyasının öncü liderlerine baktığımızda Hasan el-Benna, Necmettin Erbakan gibi liderlerin bizim önümüzde büyük ufuk açtıkları cihadın sadece kılıçla olmadığını, ilimle ve birçok çeşitlikle olacağını bize öğrettiler. Bu kurucu liderler Afrika’dan Asya’ya bütün sömürge devletlerine karşı ülkelerini, vatanlarını cihat aşkıyla savunan liderlerin yollarını takip etmiştir. Bugün bizim ülkemizdeki büyük problemimiz gençlerimizde tembellik hastalığıdır. Gençlerimiz kendilerine güvenen ve çalışkan olmalıdırlar. Kendi vatanımızın gençliğine çalışabilecekleri fabrikalar, yollar ve çeşitli organizasyonlar inşa etmeliyiz." dedi.
Tunus nahda Hareketi Lideri Raşid el-Gannuşî, “Müslüman Gençliğin Modern Dünya ile İmtihanı” konferansa katıldı. Diriliş Postası’ndan Burak Çolo’nun hazırladığı özel habere göre Gannuşî, “Cihat anlayışımız, bizim başkalarını zorla İslam’a sokmak anlamında değil, vatanımıza, ülkemize işgal için gelen asker postallarını mukaddes topraklarda, Filistin’de, Kudüs’te burunlarımızın dibine kadar sokan insanları def etmek için kullanmalıyız. Özellikle Müslüman azınlıkların oldukları bölgelerde, insanların kendi inançlarına göre ibadetlerini özgür bir şekilde yapamıyorlarsa orada cihat haktır” dedi.
İslam dininin izzetini ortaya koyacak medya profesyonelleri yetiştirmeliyiz
Diğer taraftan İslam’da cihadın sadece savaşmak olmadığına dikkat çeken Gannuşi, “Dünyanın en iyi teknolojilerini kullanarak, dünyanın en iyi muhabirlerini yetiştirerek, en iyi medyayı kullanarak İslam ümmetinin sıkıntılarını çözmeye yönelik işler yapmalıyız. İslam dininin izzetini ortaya koyacak ciddi sinemacılar, yönetmenler, oyuncular yetiştirmeliyiz böylelikle bütün dünyaya ulaştırma imkânı buluruz.” ifadelerini kullandı. Gannuşî, konferansta “cihat” kavramının doğru anlaşılması gerektiğini vurguladı. İslam dininin diğer inançlara saygılı ve inanç özgürlüğü tanıdığını belirten Gannuşi, “Bugün İslam ülkelerinin en büyük şehirlerine baktığımız zaman İstanbul, Kudüs, Tunus bu medeniyetlere başkentlik eden şehirlerin içerisinde farklı dinlere mensup dünyanın en eski kiliselerini görebilirsiniz. İslam dini çeşitliliğe karşı değildir. Eğer cihat edilecekse işgale karşı, din, vicdan, hürriyetine karşı olmalıdır.” diye konuştu.
Medyayı kullanarak İslam ümmetinin sıkıntılarını çözmeliyiz
İslam’ı anlatmak için modern iletişim teknolojilerinin bütün yönleriyle kullanılması gerektiğinden söz eden gannuşi söşle devam etti: “Dünyanın en iyi teknolojilerini kullanarak, dünyanın en iyi muhabirlerini yetiştirerek, en iyi medyayı kullanarak İslam ümmetinin sıkıntılarını çözmeye yönelik işler yapmalıyız. İslam dininin izzetini ortaya koyacak ciddi sinemacılar, yönetmenler, oyuncular yetiştirmeliyiz böylelikle bütün dünyaya ulaştırma imkânı buluruz. Özellikle Ertuğrul dizileri Selçuklu tarihini anlatan dizilerimiz gibi İslam dinimizin izzetini ve şerefini ortaya koyacak diziler yapmaya devam etmemiz gerekiyor.”
Gençlerin kullandığı teknolojileri Müslümanlar hazırlamalı
Dünya üzerinde teknolojik gelişmelerle birlikte gençlerin kullandığı programları inşa edenlerin Müslümanlar olması gerektiğini ifade eden Gannuşi, “Programları geliştirecek gençlere ihtiyacımız var. Bugün İslam dünyasının öncü liderlerine baktığımızda Hasan el-Benna, Necmettin Erbakan gibi liderlerin bizim önümüzde büyük ufuk açtıkları cihadın sadece kılıçla olmadığını, ilimle ve birçok çeşitlikle olacağını bize öğrettiler. Bu kurucu liderler Afrika’dan Asya’ya bütün sömürge devletlerine karşı ülkelerini, vatanlarını cihat aşkıyla savunan liderlerin yollarını takip etmiştir. Bugün bizim ülkemizdeki büyük problemimiz gençlerimizde tembellik hastalığıdır. Gençlerimiz kendilerine güvenen ve çalışkan olmalıdırlar. Kendi vatanımızın gençliğine çalışabilecekleri fabrikalar, yollar ve çeşitli organizasyonlar inşa etmeliyiz." dedi.