Yapay zekanın hayatın bütün noktalarına nüfuzu devam ediyor. Yapay zeka teknolojileri askerî, ekonomik, siyasal, sosyal, kültürel alanlarda kullanılmaya devam ediyor. Dünyanın pekçok yerinde olduğu gibi Türkiye'de de yapay zekanın hukukî, ahlakî, felsefî, malî yönleri tartışılıyor. İslam ve medyanın da gündeme getirdiği yapay zeka ve din ilişkisi farklı yönleriyle tartışılırken transhümanizm, yapay zeka, insan-teknoloji merkezli çalışmalarıyla bilinen Doç. Dr Ahmet Dağ'dan yeni bir yorum geldi.Milat gazetesindeki röportajında Ahmet Dağ şöyle konuştu:"Yapay zekânın riskler barındırması ondan vazgeçmemizi veya ona karşı sert bir tutum edinmemizi gerektirmiyor. Zira insanlık yüzyıllardır ciddi risk barındıran hatta tecrübe edilmiş katillik aracı olsa da bıçaktan bile vazgeçmedi. Ulaşım, iletişim, sağlık, eğitim hatta hukuk alanlarında kullanılan Yapay zekânın hayatı kolaylaştırıcı tarafı görmezden gelinemez. "Yapay zekanın en büyük sorunu, seküler ve İslamofobik olması"Yapay zekâ çalışmalarının şu an en büyük sorunu, Batı hegomanyası eksenli olduğu için etnosantrik, eril tahakkümlü, seküler ve İslamofobik olması. Tüm bunlara bağlı olarak Yapay zekânın din, etik ve gelenekle ilişkin sorunları var. Dolayısıyla biraz da insanla ve varoluşunu oluşturan değerleriyle hesaplaşma içinde olması söz konusu. Yapay zekâ çalışmalarında etikle ilişkin doğacak sorunlu durumlar ortadan kaldırılmadığı takdirde ciddi sorunlarla karşı karşıya kalabiliriz. Bu tür riskler içerse de ben yapay zekânın tehditlerden daha çok fırsatlar sunduğunu düşünüyorum. Nitekim 20 yıldır bu fırsatlardan faydalanıyoruz, daha da faydalanacağız.
Yapay Zeka ve Din
Yayınlanma: 02 Ağustos 2023 - 20:43
Güncelleme: 04 Ağustos 2023 - 15:08
Yapay zekanın en büyük sorunu, seküler ve İslamofobik
Yapay zekanın dinî hayatla ilişkisi konuşulurken Ahmet Dağ’dan dikkat çeken bir açıklama geldi. Dağ, yapay zekanın seküler ve İslamofobik temellerinin olduğunu söyledi.
Yapay Zeka ve Din
02 Ağustos 2023 - 20:43
Güncelleme: 04 Ağustos 2023 - 15:08