Muhafazakar yayın politikasıyla bilinen Milat Gazetesi 25 Ağustos 2014 tarihli nüshasında yayınlanan “Akıllı Olun” manşeti nedeniyle okurlarından özür diledi. Gazetede söz konusu manşete ilişkin biri açıklama ve ikisi köşe yazısı olmak üzere üç özür metni yayınlandı.
Gazete ilk olarak 26 Ağustos 2014 tarihli nüshasının birinci sayfasında “Zorunlu açıklama” başlığıyla okurlarından özür diledi.
Açıklamada, gazetenin yayın hayatına başladığı günden bu yana yeryüzündeki bütün mazlumların derdini dert edindiği belirtildi. “500 yıldır bu vatanı, ülkesinde zulüm gören Yahudi, Çerkes, Boşnak, Alman, Afgan, Türkmen, Kürt, Arap her milletten mazlumla paylaştık. 250 bin şehit vermiş Suriyeli mazlumlar da Muhacirin Ensar’a sığındığı gibi Türkiye’ye gelerek aziz milletimize emanet olmuştur. Her milletin içinde dilenciden fuhuş yapana, hırsızından kötü kalplilere kadar insan vardır. Daha da fecisi, istihbarat ajanları vardır.” şeklinde devam eden açıklamada, provokatörlerin çözüm sürecini, Türkiye’nin dış politikasını, yeni cumhurbaşkanı ve başbakan tercihini hedef aldığı belirtilerek Suriyelilere yönelik son olayların, ülkenin inanç ve kardeşlik ruhuna yönelik bir saldırı olduğu kaydedildi. Açıklamaya şöyle devam edildi: “Gazetemizin manşetinde yer alan “Akıllı olun!” ibaresi en başta, provokasyona alet olarak Suriyeli mazlumlara bize yakışmayan ırkçı bir saikle saldıranlara yöneliktir. Devamında ise muhacir kardeşlerimizin, tahriklere kapılarak oyuna gelmemeleri yönünde bir tavsiyedir. “Akıllı olun!” manşetinin “Ey Muhacir, ey Ensar bunlar size yakışmıyor!” kastıyla yazıldığını belirtmek isteriz. Bu yanlış anlaşılmadan dolayı rencide olan başta Suriyeli mülteci kardeşlerimiz olmak üzere tüm okurlarımızdan özür diliyoruz. Gazetemiz, Suriye, Irak, Mısır, Filistin, Arakan başta olmak üzere ümmetin soluğu olmaya devam edecektir.”
Sarp: “O başlık uyarı ve tavsiyedir”
Aynı gün İbrahim Sarp’ın “Akıllı olalım!” başlıklı yazısında da konuyla ilgili şu satırlar yer aldı: “Artan bu gerilim üzerine 1,5 milyon sığınmacıya kapılarını açan, bütün imkanlarını seferber eden Türkiye Cumhuriyeti devleti, bir güvenlik toplantısı düzenledi. Hükümet Milat gazetesinin 25- Ağustos 2014 tarihli nüshasında dediği gibi bir takım kararlar aldı. Buna göre güvenliği bozanlar sınır dışı edilecek. Dilencilik, kuma evliliği gibi olaylar da önlenecek. Sığınmacılara çalışma izni konusunda kolaylık sağlanacak. Çocukların eğitimlerinin önü açılacak. Amaç, huzuru tesis etmek. Milat gazetesinin “Akıllı Olun!” başlıklı haberi ise bu toplantıda alınan kararı yorum bile yapmadan vermekten ibaretti. Bu bir anlamda, hem sığınmacıları bahane ederek ülkeyi karıştırmaya çalışan bir takım çevrelere bir uyarı, bir anlamda da zorunlu misafirlerimizin tahriklere kapılmaması yönünde yapılmış bir tavsiyedir. “Akıllı Olun!” manşetinin “Ey Muhacir ey Ensar bunlar size yakışmıyor!” kastıyla yazıldığını belirtmek isteriz. Bu yanlış anlaşılmadan dolayı rencide olan başta Suriyeli mülteci kardeşlerimiz olmak üzere tüm okurlarımızdan özür diliyoruz. Gazetemiz, Suriye, Irak, Mısır, Filistin, Arakan başta olmak üzere ümmetin soluğu olmaya devam edecektir.”
Adnan Karakaş'tan özeleştiri
Dün ise gerek söz konusu haber gerekse yapılan açıklama hakkında zehir zemberek bir yazı daha yayınlandı. Adnan Karakaş tarafından yazılan “Ey Muhacirler Akıllı Olun” başlığı taşıyan yazıda şu ifadelere yer verildi: “Urfa’daki işçilerin, Antep’teki magandaların, İstanbul’un göbeğindeki o topluluğun yerine kendinizi koyun. Ümmeti merkeze aldığı iddiasıyla yola çıkmış bir gazetede “Akıllı Olun!” başlığıyla yayınlanan o haberi okuduğunuzda kapılacağınız düşünce ne olur? Kesinkes haklı olduğunuza kanaat getirirsiniz. Kardeşim; sen Sözcü gibi, Hürriyet gibi, Birgün gibi Zaman ve Taraf gibi manşet atamazsın. Manşeti, spotu ve fotoğrafıyla, her satırı yanlış olan o dışlayıcı, ötekileştirici, aşağılayıcı dili kullanamazsın. Böyle hassas bir konuda haber yapacaksan bin düşünüp bir yazmalısın. Haberde titiz davranmadın, bari özür mahiyetinde yayınladığın açıklamada titiz davransaydın. Ama o da yok. Bu kabalık, bu özensizlik karşısında Ensar-Muhacir kardeşliğini hatırlatmaya gerek var mı? Çocukların yabancılık hissini ortadan kaldıramadığımız, o ailelere karşı hunharca davrandığımız bu iklimde Ensar demek, Muhacir demek -affedersiniz- ama gevezelikten başka ne anlama gelir ki! Gazetem adına üzgünüm. Yazı İşleri'nde imkansızlıklar içinde çaba harcayan arkadaşlarım adına üzgünüm. Geçmişte gazetede çalışmış, yazmış bütün dostlarım adına, gazete için gecesini gündüzüne katan Yazı İşleri Müdürü Ahmet Zeki Gayberi ve Milat'ın tüm yükünü omuzlayan Ali (Adakoğlu) abi için üzgünüm. Bu kadar insanın emeğine olan saygımdan dolayı Milat'ı sigaya çekiyorum. Ve Milat yazarı olarak o manşet için tüm okuyucularımızdan özür diliyorum...”
Açıklamada, gazetenin yayın hayatına başladığı günden bu yana yeryüzündeki bütün mazlumların derdini dert edindiği belirtildi. “500 yıldır bu vatanı, ülkesinde zulüm gören Yahudi, Çerkes, Boşnak, Alman, Afgan, Türkmen, Kürt, Arap her milletten mazlumla paylaştık. 250 bin şehit vermiş Suriyeli mazlumlar da Muhacirin Ensar’a sığındığı gibi Türkiye’ye gelerek aziz milletimize emanet olmuştur. Her milletin içinde dilenciden fuhuş yapana, hırsızından kötü kalplilere kadar insan vardır. Daha da fecisi, istihbarat ajanları vardır.” şeklinde devam eden açıklamada, provokatörlerin çözüm sürecini, Türkiye’nin dış politikasını, yeni cumhurbaşkanı ve başbakan tercihini hedef aldığı belirtilerek Suriyelilere yönelik son olayların, ülkenin inanç ve kardeşlik ruhuna yönelik bir saldırı olduğu kaydedildi. Açıklamaya şöyle devam edildi: “Gazetemizin manşetinde yer alan “Akıllı olun!” ibaresi en başta, provokasyona alet olarak Suriyeli mazlumlara bize yakışmayan ırkçı bir saikle saldıranlara yöneliktir. Devamında ise muhacir kardeşlerimizin, tahriklere kapılarak oyuna gelmemeleri yönünde bir tavsiyedir. “Akıllı olun!” manşetinin “Ey Muhacir, ey Ensar bunlar size yakışmıyor!” kastıyla yazıldığını belirtmek isteriz. Bu yanlış anlaşılmadan dolayı rencide olan başta Suriyeli mülteci kardeşlerimiz olmak üzere tüm okurlarımızdan özür diliyoruz. Gazetemiz, Suriye, Irak, Mısır, Filistin, Arakan başta olmak üzere ümmetin soluğu olmaya devam edecektir.”
Sarp: “O başlık uyarı ve tavsiyedir”
Aynı gün İbrahim Sarp’ın “Akıllı olalım!” başlıklı yazısında da konuyla ilgili şu satırlar yer aldı: “Artan bu gerilim üzerine 1,5 milyon sığınmacıya kapılarını açan, bütün imkanlarını seferber eden Türkiye Cumhuriyeti devleti, bir güvenlik toplantısı düzenledi. Hükümet Milat gazetesinin 25- Ağustos 2014 tarihli nüshasında dediği gibi bir takım kararlar aldı. Buna göre güvenliği bozanlar sınır dışı edilecek. Dilencilik, kuma evliliği gibi olaylar da önlenecek. Sığınmacılara çalışma izni konusunda kolaylık sağlanacak. Çocukların eğitimlerinin önü açılacak. Amaç, huzuru tesis etmek. Milat gazetesinin “Akıllı Olun!” başlıklı haberi ise bu toplantıda alınan kararı yorum bile yapmadan vermekten ibaretti. Bu bir anlamda, hem sığınmacıları bahane ederek ülkeyi karıştırmaya çalışan bir takım çevrelere bir uyarı, bir anlamda da zorunlu misafirlerimizin tahriklere kapılmaması yönünde yapılmış bir tavsiyedir. “Akıllı Olun!” manşetinin “Ey Muhacir ey Ensar bunlar size yakışmıyor!” kastıyla yazıldığını belirtmek isteriz. Bu yanlış anlaşılmadan dolayı rencide olan başta Suriyeli mülteci kardeşlerimiz olmak üzere tüm okurlarımızdan özür diliyoruz. Gazetemiz, Suriye, Irak, Mısır, Filistin, Arakan başta olmak üzere ümmetin soluğu olmaya devam edecektir.”
Adnan Karakaş'tan özeleştiri
Dün ise gerek söz konusu haber gerekse yapılan açıklama hakkında zehir zemberek bir yazı daha yayınlandı. Adnan Karakaş tarafından yazılan “Ey Muhacirler Akıllı Olun” başlığı taşıyan yazıda şu ifadelere yer verildi: “Urfa’daki işçilerin, Antep’teki magandaların, İstanbul’un göbeğindeki o topluluğun yerine kendinizi koyun. Ümmeti merkeze aldığı iddiasıyla yola çıkmış bir gazetede “Akıllı Olun!” başlığıyla yayınlanan o haberi okuduğunuzda kapılacağınız düşünce ne olur? Kesinkes haklı olduğunuza kanaat getirirsiniz. Kardeşim; sen Sözcü gibi, Hürriyet gibi, Birgün gibi Zaman ve Taraf gibi manşet atamazsın. Manşeti, spotu ve fotoğrafıyla, her satırı yanlış olan o dışlayıcı, ötekileştirici, aşağılayıcı dili kullanamazsın. Böyle hassas bir konuda haber yapacaksan bin düşünüp bir yazmalısın. Haberde titiz davranmadın, bari özür mahiyetinde yayınladığın açıklamada titiz davransaydın. Ama o da yok. Bu kabalık, bu özensizlik karşısında Ensar-Muhacir kardeşliğini hatırlatmaya gerek var mı? Çocukların yabancılık hissini ortadan kaldıramadığımız, o ailelere karşı hunharca davrandığımız bu iklimde Ensar demek, Muhacir demek -affedersiniz- ama gevezelikten başka ne anlama gelir ki! Gazetem adına üzgünüm. Yazı İşleri'nde imkansızlıklar içinde çaba harcayan arkadaşlarım adına üzgünüm. Geçmişte gazetede çalışmış, yazmış bütün dostlarım adına, gazete için gecesini gündüzüne katan Yazı İşleri Müdürü Ahmet Zeki Gayberi ve Milat'ın tüm yükünü omuzlayan Ali (Adakoğlu) abi için üzgünüm. Bu kadar insanın emeğine olan saygımdan dolayı Milat'ı sigaya çekiyorum. Ve Milat yazarı olarak o manşet için tüm okuyucularımızdan özür diliyorum...”