İslam dini hakkında konuşmanın ciddi bir sorumluluk gerektirdiğini belirten Tarım, “Çünkü, Alemlerin Rabb’ı olan Allah-ü Tealâ’nın dini hakkında konuşmak söz konusudur. Bilgide kaynak çok önemlidir. İslâm’ın kaynakları bellidir. Vaaz ve irşat görevini yapan bir kişi İslâm’ın kaynaklarını referans alarak konuşmak zorundadır.” ifadelerine yer verdi.
Milli gazete yazarı Şakir Tarım, dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Tarım, bazı medya kuruluşlarının reytingi yükseltecek biçimde dini program yaptığına temas ederek, “Kutsal ve müstesna bir mevkide olan İslâm dini dünyevî amaçlar ve reytinge alet edilemez. Bu tür medya kuruluşu ve medya vaizlerine manevî sorumluluklarını idrak etmeye davet ediyorum” diye yazdı.
Tarım şunları belirtti:
Bazı medya kuruluşları, halkın kafasını karıştırıyor
“Bazı medya kuruluşları, yayınları ile halkın kafasını karıştırmaya çalışıyor. İslâmî kaynaklarda net olarak anlatılan ve herkesin kolayca ulaşabileceği konularda bile halkı şüpheye düşürecek bir üslûp kullanıyorlar. Teravih namazındaki rekât sayısı, imsak vakti, orucun kefareti, namazların kazası gibi konular her ramazan ayının değişmez gündemi. Halbuki, sahih fıkıh ve ilmihal kitapları bunlara net cevaplar verdiği gibi; bu bilgiler 15 asırlık uygulama sonucu halkımızın hayatına girmiş durumdadır. Halk, kafasına takılan konuları Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı “Din İşleri Yüksek Kurulu”na sorabilir. Günlük problemlerini ise, Alo Fetva hattını arayarak kolayca öğrenebilir. Hal böyle iken, İslâmî ilimler konusunda eğitimi olmayanların inatla halkımızın kafasını karıştırmaya çalışmasının sebebi nedir, dersiniz? “
Medya vaizlerine davet
“Ölçüler belli iken, bazı medya kuruluşları, İslâmî konuları, halkı hakem yapan bir üslûpla tartışmaya açmaktan çekinmiyorlar. Maalesef bazı ilâhiyatçı veya sözde hocalar da bu yanlışlığa alet oluyorlar. Sunucu, tarafları kışkırtıyor. Araya nefis ve şeytan giriyor. İhtilâflı konular merak uyandıracak bir üslûpla anlatılıyor. Seyircinin ilgi ve dikkatini program üzerine çekmeye çalışıyorlar. Kutsal ve müstesna bir mevkide olan İslâm dini dünyevî amaçlar ve reytinge alet edilemez. Bu tür medya kuruluşu ve medya vaizlerine manevî sorumluluklarını idrak etmeye davet ediyorum.”
Yazının tamamını okumak için lütfen tıklayınız.