İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi tarafından, 20-23 Mayıs 2021 tarihleri arasında düzenlenen “İslam ve Yorum V” başlıklı uluslararası sempozyum, değerlendirme oturumu ile birlikte sona erdi.
“Dijitalleşme ve Din” konusu, gerçekleştirilen sempozyumda 4 gün boyunca 19 farklı oturumda tartışıldı.
Sempozyum okunan 9 maddelik sonuç bildirgesiyle tamamlandı.
Sempozyumda sunulan tebliğler ve tartışılan konular neticesinde yayınlanan sonuç bildirgesinde, iletişim ve bilişim teknolojisi farklılaştıkça beraberinde kültürel değişimin de gündeme geldiği belirtilerek şu maddelere yer verildi:
Robotik araçlar devrede
1- İçinde yaşadığımız çağda insanlığın ulaştığı bilgi seviyesi ve sahip olduğu teknolojik imkânlar dijitalleşmenin geri döndürülemez bir süreç olduğunu göstermektedir. Bilgisayar, cep telefonu, televizyon ve benzeri araçlarla bilginin üretimi ve yayılımı baş döndürücü bir hızla artmaktadır. Bugüne kadar insanın yaptığı pek çok işi, artık robotik araçlar üstlenmiştir. Bu bağlamda insanın yaşam kalitesi, iş sahibi olması ve özgürlüğünün korunması önemli bir sorun olarak ortay çıkmıştır. Artık dijitalleşme olgusunun ve bunun etkisinin insanlığın gündeminde yer almaya devam edeceği gerçeğinden hareketle bu alanda çalışmaların yapılması gerektiği,
Teknolojik gelişmelerin temel parametreleri insan saygınlığına zarar vermemeli
2- Dijitalleşme ile birlikte gelişen teknolojinin, insanı denetlenebilir bir eşya olarak görme eğilimi taşımaması gerektiği anlaşılmıştır. Doğa, varlık ve eşya, insanın değerli, onurlu ve saygın bir hayat sürmesi için vardır. İnsan teknolojinin değil teknoloji insanın hizmetinde olmalıdır. Toplumların dizaynı ya da insan aklının kontrolü ve insanın iradesi dışında yönlendirilmesine dönük çalışmaların fıtrata aykırı olduğu kabul edilmelidir. Bu fıtrat, ekolojinin korunduğu bir çevrede anlamlı olacaktır. Bu itibarla teknolojik gelişmeleri ortaya koyarken temel parametrenin insanın saygınlığını ve doğanın yapısını koruması gerektiği,
Dijitalleşmenin imkânları dünyanın imarına sarf edilmeli
3- Dijitalleşme ile birlikte bilgi, teknoloji ve endüstri alanlarında, bireylerin, ülkelerin ya da çok uluslu şirketlerin ekonomik ve siyasi imtiyazlar kazanmaları mümkün olmuştur. Bilek gücü, yerini robotik sistemlere bırakmış; nihayet gücün tanımı da değişmiştir. Dolayısıyla dijitalleşmenin sağlayacağı bu imkânların insanların yok edilmesi ya da ülkelerin sömürülmesi için değil insanlığın yaşatılması ve dünyanın imarı için sarf edilmesi gerektiği,
Dinin hakikatlerini aktarmak için dijitalden yararlanmak kaçınılmazdır
4-Dijitalleşme, pek çok alanla birlikte dini bilginin üretimi ve paylaşımı açısından da önemli imkânlar sunmaktadır. Kütüphanelerdeki milyonlarca cilt eser ile yeni yazılan bilimsel ya da aktüel kitap veya makaleler, verilen dersler, yapılan kongre, konferans ve benzeri faaliyetler elektronik yayın olarak muhataplarına anında ulaşabilmektedir. Dinin hakikatlerini insanlara ulaştırmak için dijital araçların sunduğu bu imkânlardan yararlanmak kaçınılmazdır. Bununla birlikte doğru ve sahih bilgilerin öneminin asla göz ardı edilemeyeceği,
Dijitalleşme fırsatı, riskleri de barındırır
5-Dijitalleşmenin sunduğu imkânlar aynı zamanda dini açıdan önemli riskleri de içinde barındırmaktadır. Bugün dijital dünyada üretilen ve insanlığa sunulan dini bilginin güvenilirliği sorunu hayati önem arz etmektedir. Sanal ortamda paylaşılan dini bilginin kim veya kimler tarafından üretildiği bilinmemektedir. Aynı konu ile ilgili birbirinden farklı hatta birbirine zıt bilgi, görüş ve düşünceler denetimsiz bir şekilde servis edilmektedir. Bu durumda dijital süreçlerin taşıyıcısı olan araçların sahibi, uygulayıcısı üreticisi ve denetleyicisi olmanın imkân ve yollarını sağlamak gerektiği,
Dijitalde din istismarı
6-Dijital araçlarla paylaşılan dini bilgiler çeşitli amaçlar için istismar edilmeye açıktır. Özellikle şiddeti bir yöntem olarak benimseyen dini gruplar internet sitelerinde dinin şiddet ve terörle özdeşleştirilmesine yönelik söylemler paylaşmaktadırlar. Bu bağlamda din karşıtı sitelerde din hakkında hatalı ve yanlış bilgiler verilmek suretiyle insanların ateizm, deizm ve satanizm gibi akımlara yönelmesine kapı aralandığı,
İslam dinine ait kavramlar, misyonerlik faaliyetleri için kullanılıyor
7-Yine dijital dünyada İslam dinine ait kavramlar kullanılarak “Allah’a ulaşmanın yolu”, “Allah sizi seviyor” gibi ilgi uyandırıcı cümlelerle misyonerlik faaliyetleri yapılabilmektedir. Bunun yanında dini gurupların kendi din anlayışlarını İslam adına sunması büyük bir karmaşaya neden olmaktadır. Din hakkında bilgisi olmayan gençler ve erişkinler kolaylıkla bazen taraflı ve sübjektif bazen de hatalı ve yanlış dini bilgiye muhatap olabilmektedirler. Birey ve toplumun bu tür kirli bilgi ve misyonerlik faaliyetlerine karşı uyarılmalarının bir kamu görevi olduğu,
Sosyal medyada ayet ve hadis paylaşımı
8- Gelişen şartlar karşısında dijitalleşme karşıtı tavır takınmak yerine doğru ve güvenilir dini bilginin üretimine ilişkin imkânlardan yararlanılmalıdır. Bu maksatla ayet ve hadislerin yanlış tercümesi veya bağlamından koparılarak yanlış anlaşılmaya müsait hale getirilen Kitap ve Sünnet metinlerinin sosyal medyada dolaşımı önlenmeli, buna karşın güvenilir ve sahih bilgilerin aynı araç ve gereçlerle çağın istifadesine sunulmasının yararlı olacağı,
Kurumlar arası işbirliği önemli
9- Bu bağlamda Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Dini Yüksek Öğrenim kurumları aracılığıyla sahih dini bilgiyi sunmak üzere dijital araçların daha yoğun bir şekilde kullanılması, özellikle dijital platformlarda bilginin güvenilirliğini denetleyen, dini, milli ve manevi değerlerin korunmasını üstlenen kurum ve kuruluşların oluşturulmasının isabetli olacağı kanaatine varılmıştır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Youtube kanalı üzerinden çevrim içi olarak düzenlenen sempozyumun sonuç bildirgesine www.inonu.edu.tr/islamveyorum adresinden ulaşabilirsiniz.
Haber: Miraç Yinanç
“Dijitalleşme ve Din” konusu, gerçekleştirilen sempozyumda 4 gün boyunca 19 farklı oturumda tartışıldı.
Sempozyum okunan 9 maddelik sonuç bildirgesiyle tamamlandı.
Sempozyumda sunulan tebliğler ve tartışılan konular neticesinde yayınlanan sonuç bildirgesinde, iletişim ve bilişim teknolojisi farklılaştıkça beraberinde kültürel değişimin de gündeme geldiği belirtilerek şu maddelere yer verildi:
Robotik araçlar devrede
1- İçinde yaşadığımız çağda insanlığın ulaştığı bilgi seviyesi ve sahip olduğu teknolojik imkânlar dijitalleşmenin geri döndürülemez bir süreç olduğunu göstermektedir. Bilgisayar, cep telefonu, televizyon ve benzeri araçlarla bilginin üretimi ve yayılımı baş döndürücü bir hızla artmaktadır. Bugüne kadar insanın yaptığı pek çok işi, artık robotik araçlar üstlenmiştir. Bu bağlamda insanın yaşam kalitesi, iş sahibi olması ve özgürlüğünün korunması önemli bir sorun olarak ortay çıkmıştır. Artık dijitalleşme olgusunun ve bunun etkisinin insanlığın gündeminde yer almaya devam edeceği gerçeğinden hareketle bu alanda çalışmaların yapılması gerektiği,
Teknolojik gelişmelerin temel parametreleri insan saygınlığına zarar vermemeli
2- Dijitalleşme ile birlikte gelişen teknolojinin, insanı denetlenebilir bir eşya olarak görme eğilimi taşımaması gerektiği anlaşılmıştır. Doğa, varlık ve eşya, insanın değerli, onurlu ve saygın bir hayat sürmesi için vardır. İnsan teknolojinin değil teknoloji insanın hizmetinde olmalıdır. Toplumların dizaynı ya da insan aklının kontrolü ve insanın iradesi dışında yönlendirilmesine dönük çalışmaların fıtrata aykırı olduğu kabul edilmelidir. Bu fıtrat, ekolojinin korunduğu bir çevrede anlamlı olacaktır. Bu itibarla teknolojik gelişmeleri ortaya koyarken temel parametrenin insanın saygınlığını ve doğanın yapısını koruması gerektiği,
Dijitalleşmenin imkânları dünyanın imarına sarf edilmeli
3- Dijitalleşme ile birlikte bilgi, teknoloji ve endüstri alanlarında, bireylerin, ülkelerin ya da çok uluslu şirketlerin ekonomik ve siyasi imtiyazlar kazanmaları mümkün olmuştur. Bilek gücü, yerini robotik sistemlere bırakmış; nihayet gücün tanımı da değişmiştir. Dolayısıyla dijitalleşmenin sağlayacağı bu imkânların insanların yok edilmesi ya da ülkelerin sömürülmesi için değil insanlığın yaşatılması ve dünyanın imarı için sarf edilmesi gerektiği,
Dinin hakikatlerini aktarmak için dijitalden yararlanmak kaçınılmazdır
4-Dijitalleşme, pek çok alanla birlikte dini bilginin üretimi ve paylaşımı açısından da önemli imkânlar sunmaktadır. Kütüphanelerdeki milyonlarca cilt eser ile yeni yazılan bilimsel ya da aktüel kitap veya makaleler, verilen dersler, yapılan kongre, konferans ve benzeri faaliyetler elektronik yayın olarak muhataplarına anında ulaşabilmektedir. Dinin hakikatlerini insanlara ulaştırmak için dijital araçların sunduğu bu imkânlardan yararlanmak kaçınılmazdır. Bununla birlikte doğru ve sahih bilgilerin öneminin asla göz ardı edilemeyeceği,
Dijitalleşme fırsatı, riskleri de barındırır
5-Dijitalleşmenin sunduğu imkânlar aynı zamanda dini açıdan önemli riskleri de içinde barındırmaktadır. Bugün dijital dünyada üretilen ve insanlığa sunulan dini bilginin güvenilirliği sorunu hayati önem arz etmektedir. Sanal ortamda paylaşılan dini bilginin kim veya kimler tarafından üretildiği bilinmemektedir. Aynı konu ile ilgili birbirinden farklı hatta birbirine zıt bilgi, görüş ve düşünceler denetimsiz bir şekilde servis edilmektedir. Bu durumda dijital süreçlerin taşıyıcısı olan araçların sahibi, uygulayıcısı üreticisi ve denetleyicisi olmanın imkân ve yollarını sağlamak gerektiği,
Dijitalde din istismarı
6-Dijital araçlarla paylaşılan dini bilgiler çeşitli amaçlar için istismar edilmeye açıktır. Özellikle şiddeti bir yöntem olarak benimseyen dini gruplar internet sitelerinde dinin şiddet ve terörle özdeşleştirilmesine yönelik söylemler paylaşmaktadırlar. Bu bağlamda din karşıtı sitelerde din hakkında hatalı ve yanlış bilgiler verilmek suretiyle insanların ateizm, deizm ve satanizm gibi akımlara yönelmesine kapı aralandığı,
İslam dinine ait kavramlar, misyonerlik faaliyetleri için kullanılıyor
7-Yine dijital dünyada İslam dinine ait kavramlar kullanılarak “Allah’a ulaşmanın yolu”, “Allah sizi seviyor” gibi ilgi uyandırıcı cümlelerle misyonerlik faaliyetleri yapılabilmektedir. Bunun yanında dini gurupların kendi din anlayışlarını İslam adına sunması büyük bir karmaşaya neden olmaktadır. Din hakkında bilgisi olmayan gençler ve erişkinler kolaylıkla bazen taraflı ve sübjektif bazen de hatalı ve yanlış dini bilgiye muhatap olabilmektedirler. Birey ve toplumun bu tür kirli bilgi ve misyonerlik faaliyetlerine karşı uyarılmalarının bir kamu görevi olduğu,
Sosyal medyada ayet ve hadis paylaşımı
8- Gelişen şartlar karşısında dijitalleşme karşıtı tavır takınmak yerine doğru ve güvenilir dini bilginin üretimine ilişkin imkânlardan yararlanılmalıdır. Bu maksatla ayet ve hadislerin yanlış tercümesi veya bağlamından koparılarak yanlış anlaşılmaya müsait hale getirilen Kitap ve Sünnet metinlerinin sosyal medyada dolaşımı önlenmeli, buna karşın güvenilir ve sahih bilgilerin aynı araç ve gereçlerle çağın istifadesine sunulmasının yararlı olacağı,
Kurumlar arası işbirliği önemli
9- Bu bağlamda Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Dini Yüksek Öğrenim kurumları aracılığıyla sahih dini bilgiyi sunmak üzere dijital araçların daha yoğun bir şekilde kullanılması, özellikle dijital platformlarda bilginin güvenilirliğini denetleyen, dini, milli ve manevi değerlerin korunmasını üstlenen kurum ve kuruluşların oluşturulmasının isabetli olacağı kanaatine varılmıştır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Youtube kanalı üzerinden çevrim içi olarak düzenlenen sempozyumun sonuç bildirgesine www.inonu.edu.tr/islamveyorum adresinden ulaşabilirsiniz.
Haber: Miraç Yinanç