Kanal özelliğini kullanıma açan mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın kişi, kurum, kuruluş, daha genel manada içerik üreticiler için yeni bir pazara dönüştüğünü; fakat İslamî Kanallar’ın bu pazarda henüz varlık göstermediğini ifade etmiştim. Bu sonuca, WhatsApp’ın hem “Keşfet” kısmındaki kanalları tek tek inceleyerek hem de “Kanal Bul” kısmında yaptığım taramalar neticesinde ulaşmıştım. Aynı yöntemlerle İslamî Kanallar’ı bulmak halen mümkün değil. Buzlu cam gibi yani WhatsApp. Bir bakışta görme olanağınız bulunmuyor. Zira Meta’nın politikalarına bağlı olarak WhatsApp’ın arama motoru sadece “onaylı” kanalları kullanıcıya gösteriyor. Dolayısıyla İslamî Kanallar’ın yokluğu iddiası/neticesi arama tekniği açısından – yine/şimdilik– doğru. Peki, WhatsApp’taki dinî içerikli kanallar üzerine ikinci bir yazı zarureti neden oluştu?
Telegram’da Dinî Otorite Kim? yazısıyla ilgili tarama yaparken muhtelif İslamî Kanallar’ın WhatsApp davet linklerini görmem etkili oldu, açıkçası. Haliyle dinî kavram, kurum, grupların ya da hocaların ismiyle açılmış WhatsApp kanalları olup olmadığını araştırdım ve arama motorları, İslamî içerikli dijital mecralar ya da konuyla ilgilenebilecek kişiler marifetiyle İslamî Kanallar WhatsApp Pazarına Girecek mi? başlıklı yazımın temel sonucunun aksine 24 kanala ulaştım. Bunları bağlantıdaki PDF’te görebilirsiniz. Bu kanallara abone olduktan sonra “Kanal Bul” seçeneğini kullanarak tekrar tarama yaptım; ancak abonesi olduğum kanallarla ilgili yine “Sonuç yok” mesajıyla karşılaştım. Başka bir ifadeyle WhatsApp pazarı, esasında İslamî Kanallar tarafından keşfedilmiş durumda(imiş). Üstelik Kanal özelliğinin açıldığı Eylül 2023’ten itibaren. Lakin herhangi bir kullanıcı WhatsApp’ın arama motorundan İslamî Kanalları keşfedemiyor, kanala başka başka mecraları kullanarak ulaşmak zorunda kalıyor. Kanal yöneticileri de kullanıcıları çeşitli duyurularla kanallarına davet ediyor. Yazının başlığındaki “Keşfedilemeyen” ifadesi WhatsApp’ın arama özelliği kullanılarak “bulunamamayı” kast ediyor.
Hatırlatma
Bağlantıdaki listeden daha fazla İslamî Kanal olması muhtemeldir. Telegram’da Dinî Otorite Kim? yazısında olduğu gibi bir kanalın reklamını yapmak ya da eksikliklerini göstermek, yetkinliklerini ortaya koymak, sahihlik derecelerini ölçmek gibi amaçlar taşımıyorum. Kimi kanalların kurumsal yapılarca yönetildiği açık; ancak kimilerinde hiçbir bilgi yok. Dolayısıyla bir yapı ya da organizasyonla ilişkisini bilmem mümkün değil. Yalnızca kelime aramalarıyla betimleyici analiz yapıyorum. İslamî Kanallar var mı, sorusuna ek olarak varsa adlarına, açılış tarihlerine ve abone sayılarına odaklanıyorum. Maksadım, WhatsApp’taki İslamî Kanallar’ın sayısında ve kategorisinde sayısında değişim olup olmayacağını tespit için kaynak oluşturmak/sunmak. Buna ilaveten WhatsApp’taki İslamî Kanallar’la ilgili araştırma yapmak isteyenlere kolaylık sağlamak adına kanalların bağlantılarını da ekliyorum.
WhatsApp’ta Diyanet kanalları
Diyanet İşleri Başkanlığı toplumu din konusunda aydınlatma görevini geleneksel matbu eserleri, radyo ve televizyon yayınları, web siteleri, sosyal medya ağları, video paylaşım siteleri, akıllı cihaz uygulamaları vasıtasıyla aktif şekilde sürdürmeye devam ediyor. Bunlara ilaveten 2019 yılından itibaren Diyanet, dijital dünyanın sakinlerinden daha fazla kişiye ulaşmak amacıyla Threads, TikTok gibi mecralar ile sesli içerik uygulamalarında (Podcast) varlık gösteriyor. Bu kısa ve öz bilgileri vermemdeki neden, Diyanet’in dijital entegrasyonuyla ilgili. İlk yazımın verileri arasında, Diyanet’in yalnızca bir sayfasının bulunduğu kaydedilmişti. Ancak Tablo 1’den anlaşılacağı üzere Diyanet; Prof. Dr. Ali Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığı, Diyanet Dijital, Diyanet Haber ve Türkiye Diyanet Vakfı isimli kanallarında, 27 Eylül 2023 tarihinden itibaren içerik üretiyor. Dolayısıyla WhatsApp’ın kanal özelliğinin aktif edildiği ilk tarihlerden itibaren Diyanet’in bu mecrayı kullandığı görülüyor. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın “Dijital dünyada vaaz ve irşat vurgusunu” bu noktada anımsatmak istiyorum.
İslamî Kanal Tipolojisi
WhatsApp’taki İslamî Kanalları; formel dinî kurumlar, dinî gruplar, bireysel inisiyatifler olarak kategorilere ayırmanın mümkün olduğunu düşünüyorum. Formel dinî kurumlar arasında Diyanet İşleri Başkanlığı var. Eğer dahil olurlarsa ya da halen kanalları bulunuyorsa; din eğitimi ve öğretimi yapan kurumlar da bu tipolojiye eklenebilir. Bu kanallarda kamuoyunun bilmesi gerekenler, dinî hayatla ilişkili güncel meseleler, Cuma hutbeleri, fetvalar, haberler gibi içerikler servis ediliyor. Ayrıca bu tipolojideki kanallar “Dinî habercilik” kavramıyla da ilişkilendirilebilir. Dinî gruplar ise İsmailağa, Menzil, Nurcular gibi tarikat kültüründen gelen yapılar ile bunların hocaları/müntesiplerini ifade ediyor. Dinî gruplar; vaaz, sohbet, fetva, güncel meseleler ve program davetinden konferans planlamalarına, yayın reklamlarına kadar müntesipleriyle irtibatı sürdürmek; ilaveten yeni müntesipler kazanmak gibi motivasyonlarla hareket ediyor. WhatsApp’ta bireysel inisiyatifle açılmış kanallar bir başka tipolojiyi oluşturuyor. Bunlara bireysel inisiyatif dememin sebebi, profillerinde herhangi bir kurum, kuruluş, grup vb’ne atıfta bulunulmaması. Bunların kimisinde grafik, tasarım, video-kurgu gibi tekniklerden yararlanılıyor kimisinde de bir kitabın sayfasından çekilmiş fotoğraf ya da çevrimiçi kaynaktan kopyalanmış metinler görülüyor. Bu kanallar genellikle İslam, Kur’an-ı Kerim, hadis, fetva, siyer gibi dinî literatürle isimlendirilmiş: “Kur’an-ı Kerim”, “Hadis-i Şerif”, “Siyer-i Nebi”, “Ehli Sünnet Fetva” gibi (Bkn. Tablo 4). Buraya kadar sınıflandırma net olabilir. Ancak Nihat Hatipoğlu, İhsan Şenocak, Halis Aydemir, Muhammed Emin Yıldırım (Siyer Vakfı) gibi kanalların nasıl bir tipolojiye dahil edilmesi gerektiğini belirgin çizgilerle ayıramıyorum. Tarz ve içerik olarak ne formel dinî kurumlara ne dinî gruplara benziyorlar; ancak kanalların bireysel inisiyatifle yönetilmediği de apaçık ortada. Dolayısıyla bir tipolojiyle ilişkilendirmek ve isimlendirmek kolay değil. Buna rağmen Mustafa Derviş Dereli’nin çevrim içi dinî pratiklerle çevrim dışı dinî pratiklerin bütünleştiği ve dijital din’i oluşturduğu şeklindeki tanımlamasına dayanarak bunları “Dijital Dinî Gruplar” olarak tanımlayabilirim (Bkn. Tablo 2 ve Tablo 3).
Özeleştiri
Mesajlaşma uygulamalarındaki dinsellik hakkında bir farkındalık oluşacağı kanaatine sahibim. Fakatr “İslamî Kanallar WhatsApp Pazarına Girecek mi?” ile başlayan ve “Telegram’da Dinî Otorite Kim?” yazısıyla devam eden, mesajlaşma uygulamalarına ilişkin iki yazım hakkında özeleştiri yapmam gerekiyor. İlki, “kanalların yokluğu” iddiasını mutlaka kontrol etmeliydim. Bunu yapmak için de bulunmadığını söylediğim İslamî Kanallar’ın dijital dünyadaki diğer mecralarını incelemeyildim. Böylelikle iddiam, sağlam kaynaklara dayanırdı. Sadece WhatsApp’ın keşfedilmesine izin verdiği kanalları referans alarak “İslamî kanal yok” demek, sonuç itibariyle gerçekle örtüşmüyor. Bu özeleştiriyi, bilhassa mesajlaşma uygulamalarındaki kanallarla ilgili çalışma yapmak isteyenler için not düşüyorum.
İslamî Kanallar hakkında iki öneri
Ağ tabanlı iletişimin dinî alanla kesiştiği noktalara yönelik araştırmalar Türkiye’de belirli bir seviyeye gelmiş durumda. Çalışmalar, internetin, sosyal medya ağlarının, akıllı cihaz uygulamalarının vs. dinin bireysel ve toplumsal boyutlarını nasıl etkilediğini; ağ tabanlı iletişim teknolojilerinin dinî hayatı nasıl şekillendirdiğini; dinî kurum ya da grupların ağ bağlantılı iletişim teknolojisinden nasıl yararlandığını; dindarlık durumunun ağ bağlantılı iletişim teknolojilerini etkileyip etkilemediğini ortaya koyuyor. Ancak yeni bir uygulama olması nedeniyle araştırmacıların henüz dikkatini çekmedi. Bu yazıların yazılma nedeni, biraz da bu. İleriki dönemlerde “İslamî Kanallar’ın WhatsApp Pazarındaki Güncel Durumu” yazmayı planlıyorum. O zaman değişim daha iyi anlaşılacaktır. Dolayısıyla ilk önerim, WhatsApp’taki İslami Kanallar hakkında araştırma yapılması yönünde. İkincisiyse, İslamî Kanallar yalnızca davet bağlantısıyla geniş kitlelere ulaşabileceklerini düşünüyorlarsa yanılabilirler. Kanalın “keşfedilmesini”, böylelikle de İslamî içeriklerini yaygınlaştırmak istiyorlarsa Meta’ya başvurarak kanallarını onaylı hale getirmek zorundalar.
Sıra BİP’te
Mesajlaşma uygulamalarından WhatsApp ile Telegram'daki İslamî Kanallar hakkında, bu ilk girişimlerin ardından Türkiye’nin mesajlaşma uygulaması BİP’e de bakmakta yarar var. O da bir sonraki yazıda inşaallah.